hakan günday

piç kitabı efsanedir. popüler olduktan sonra sıçtı bıraktı.

bir ara bu herifin kitaplarını okumayanı dövüyordular. şükür azalarak bitti.

parayı ve hatunu bulduktan sonra işi ticarete vurdu. sizle mi uğraşacaktı. (bkz: kinyas ve kayra) (bkz: zargana) (bkz: piç) (bkz: malafa) (bkz: azil) (bkz: ziyan) (bkz: az) (bkz: daha)

''mutsuzluğuna hiçbir çare aramıyorsun ve en büyük acının kendininki olduğunu düşünüyorsun. dünyadan haberi olmayan bütün gerizekalılar gibi.''

underground bir yazar. kinyas ve kayra romanının kesinlikle filmi yapılmalı.

"ne diyordum?” “tanrı'nın evreni yaratmaya çalışırken havaya uçtuğunu söylüyordun.” “evet. evren bir deneydi. tanrı'nın bir deneyi. ancak her şey yolunda gitmedi. tanrı patladı ve parçaları her yere yayıldı. buna big bang adı verildi. bizim yapmamız gereken, her şeyi birleştirmek. her şeyi ve kendimizi bir araya getirmek. o zaman tanrı yeniden tek parça olacak. şimdiki zayıflığımız bundan kaynaklanıyor. iyiliğin ne olduğunu biliyoruz ama iyi olamıyoruz. çünkü içimizde tanrı'nın sadece küçük bir parçasını taşıyoruz. iyilik ve kötülük çelişkisi buradan geliyor. gücümüzün asla yetemeyeceği hayallerimiz var: erdem, yüksek değerler, sonsuz kardeşlik, insanlık barışı gibi. ama birleşmediğimiz sürece ne yazık ki hiçbiri gerçekleşmeyecek." — hakan günday, malafa

çok iyi yazar abi bayiliyorum bu adama

''hatta dünyanın ilk leopar desenli giysisini üreten adam da böyle düşünmüş olmalıydı. aşk, avlanmakla ilgiliydi.'' ''cehennem, geleceği hayalin ve geçmişi hatırlamanın olmadığı, şimdiden saklanacak hiçbir kuytunun kalmadığı yerdir. tek zamanlı bir hayat. acıyı unutturacak hiçbir şeye izin verilmeyen bir yer. hepsi de burada ve şimdide. kaçacak bir yer yok. kimse hatırlamıyor, kimse hayal kurmuyor.''

müslüm gürses'in hayatının anlatılacağı filmin senaryosunu yazan yazar. haber

az ve daha kitaplarının yazarı okudum güzel kitaplar

yeraltı edebiyatı tarzında tek geçilebilecek yazardır iyidir.

''bizim yaşamamız için tek bir neden var. o da aşk. onun dışındaki her şey dekor.''

kinyas ve kayra ile psikolojimi ve düşünce dünyamı değiştiren yazardır

there is no plan thats the plan diyen yazardır

"az" kitabı ile kurmaca hayat bile olsa 'ne kadar kötü hayatlar varmış' dedirttiren yazardır.

''hayat, ölene kadar hissedilen zevklerden, çekilen acılar çıkarıldığı zaman geriye kalandır.''

--- spoiler --- bu gün televizyonda ölenler biz değildik --- spoiler ---

"kartopunun içine sıkıştırılmış bir çakıl taşı gibiydim. yaracak kafa arıyordum. ama kanayan sadece ellerim oluyordu." bütün kitapları okunulası yazar. her kitabında olduğu gibi ziyanda da yine mükemmel anlatış ve yazış tarzıyla okuyucuyu hayran bırakıyor.. ayrıca yer altı edebiyatı bu adamdan sorulur net.

sırasıyla "piç" "azil" ve "daha" adlı kitaplarını okuduğum yazar. hepsini çok severek okumuştum. hatta azil'i 1 günde okuyup bitirdiğim için üzülmüştüm sonrasında. nadir bulunan kafalardan birine sahip hakan günday. çok uçuk olaylar, fazla değişik bir hayalgücü. ama okuyucuya bunu öyle bir yediriyor ki, o uçuk olan şeyler sanki çok normal birşeymiş gibi hissediyor okurken. benimsiyor. piç: 4 evsiz, işsiz güçsüz insanın alt-üst hayatları. daha: babası mülteci kaçakçılığı yapan bir çocuğun hayatı azil: kitap intihar masasında başlıyor betimlemelerine bayılıyorum. hatta kitabı okurken inşallah hiç diyalog girmez araya diye dua ediyordum. o betimlemeleri gerçekten yaşıyorsunuz. gözünüzün önüne geliyor o sahneler birbir. ufak bir alıntı yapayım hemen. "içine atmak diye birşey varken, anlatmaya ne gerek vardı?" tavsiye ederim. en azından bir kitabını mutlaka alıp okuyun. "daha" olabilir. saygılar.

''insanlığın sonu nerede durması gerektiğini bilmemekten gelecek. sınırın hangi yakasında doğduğunu ve hangi yakasında öleceğini bilememekten gelecek, insanlığın sonu.'' (bkz: azil)

diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? haklısın. belki de çok az... o zaman şöyle demeliyim: seni az tanıyorum... az... sen de fark ettin mi? az dediğin, küçücük bir kelime. sadece a ve z. sadece iki harf. ama aralarında koca bir alfabe var. o alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. biri başlangıç, diğeri son. ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. yan yana gelip de birlikte okunmak için. aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. senin ve benim gibi...

kinyas ve kayra.

ilk okuduğum günden beri kendine bağlayan yazar.

piç kitabıyla hayatımda kalıcı bir yer edinen yazar.

her popülerleşen şeye bok atmalıyız tayfası tarafından 'ay çok abartılıyor, hiç iyi değil aslında, ahahaha hakan gündy mı okuyosun ergen misin' vb. salak saçma yorumlara maruz kalan, son dönemlerde türk edebiyatında fanzinimsi eserleri ortaya koyarak türk milletinin seviyesinin çok üstünde olduğunu kanıtlayan yazar. anlamıyorsanız bari bok atmayın amınakoduklarım.

sağlam bir kalem. kinyas ve kayra çarpıcıydı. okumadım ancak çok tavsiye edilen az kitabını arkadaşıma hediye etmeyi düşünüyorum. fakat vedat türkali'nin bir gün tek başına kitabı da çok hoş. arada kaldım, ne dersiniz?

bir yazarın ilk kitabı nasıl oluyor da kinyas ve kayra gibi efsane bir kitap oluyor diye düşünürüm hep. modern türk edebiyatının en iyi yazarlarından biridir

türk yeraltı edebiyatı temsilcilerinden. sado mazo ilişkilerden koluna iğne ile oğuz atay yazanlara ilginç bir kafası olduğunu gösteren. okurken yok artik aq dedirten yazar.

oğlum çok değişik yazar ya. ben bu adamla tanışıp o kayra karakterini nasıl ortaya çıkarmış konuşmak istiyorum.

yeni dönem yazarları arasında ayrı bir tarafa konacak yazardır. parayı ve karıyı bulduktan sonra edebiyatında düşüş yaşamıştır ancak dönemi rakiplerinden kat kat üstündür sevilesidir.

kinyas ve kayra kitabını okuduğum yazar. değişik bir yazar olduğunu duymuştum ama bu kadar farklı kafada olduğunu tahmin etmemiştim. türkiye'de eşi az bulunur yazarlardan.

"kelimeler taş, ağızlar sapan olduğunda sakin olmak şarttı..."

"ortadoğuda kızlar kadın doğar. ecellerinden önce ölürler. ilk yemeği anasının memesinden gelen ve yediği çanağa tükürmekte sakınca görmeyen erkek. o kadar çok kadın gömer ki, toprak bile artık dişidir. bu yüzden toprak ana diye bilinir. diri diri gömüle gömüle toprağı bile kadın yapmışlardır. bu yüzden verimsiz ve çoraktır; buna da kadının intikamı denir."

"ne diyordum?” “tanrı'nın evreni yaratmaya çalışırken havaya uçtuğunu söylüyordun.” “evet. evren bir deneydi. tanrı'nın bir deneyi. ancak her şey yolunda gitmedi. tanrı patladı ve parçaları her yere yayıldı. buna big bang adı verildi. bizim yapmamız gereken, her şeyi birleştirmek. her şeyi ve kendimizi bir araya getirmek. o zaman tanrı yeniden tek parça olacak. şimdiki zayıflığımız bundan kaynaklanıyor. iyiliğin ne olduğunu biliyoruz ama iyi olamıyoruz. çünkü içimizde tanrı'nın sadece küçük bir parçasını taşıyoruz. iyilik ve kötülük çelişkisi buradan geliyor. gücümüzün asla yetemeyeceği hayallerimiz var: erdem, yüksek değerler, sonsuz kardeşlik, insanlık barışı gibi. ama birleşmediğimiz sürece ne yazık ki hiçbiri gerçekleşmeyecek." — hakan günday, malafa

''ve herkes görünene aldanmaya hazırdı. çünkü görünene aldanmak, hayatı dayanılır kılmanın ilk şartıydı.''

40 yaşındaki edebiyatçı. günümüz edebiyatçılarını hiç samimi bulmuyorum. ancak bu adam yeni nesil edebiyatçılar arasında insan psikolojisinden anlayan en net yazar. bu adamı şov amaçlı popüler kültür ayağına okuyan bir çok kişi olsa da bilerek okuyan kim varsa o kişiler mu az zam kafalar yaşayan insanlardır. okuyucuyu kendine bağlama gibi bir güdüsü olmasa da bağlamayı da bilerek başaran bir adam. değişik ama hoş.

"hiçbir yere ait olmayanları iyi tanırım. her yere aitmiş gibi davranırlar."

az kitabını şiddetle tavsiye ediyorum. o kadar mükemmel bir olay örgüsü var ki.. her kelime titizlikle seçilmiş yazılmış. diğer kitaplarını da okumayı planlıyorum. sevilesi yazarlardan.. (bkz: az)

"insanın kendine verdiği cezaların ilki, işlediği suçtur."

"ben sadece fazlasıyla ciddiye almıştım, küçükken babamın bana birini üzdüğümde söylediği o sözü. "kendini karşındakinin yerine koy." ve ilk başlarda bunu o kadar çok yapmıştım ki, bir gün dönüş yolunu yani kendimi bulamadım.

--- spoiler --- çok güzel bi sözü var ''bir insana yapabileceğin en büyük kötülük,onu her boku bildiğine inandırmaktır.'' --- spoiler ---

az adlı kitabı o kadar güzel ki, okurken kendinizi derda ile acı çekerken buluyorsunuz. mükemmel bir yazar.

--- spoiler --- 1. "sıfırdan hayatlarını yaratmış insanların hikayeleri kadar, hayatlarından bir sıfır yaratmış olanlarınki de gösterişlidir." (piç) 2. "i̇nsanın kullandığı ilk alet de başka bir insandı." (ziyan) 3. "kendinden ilham alan kişi her şeyi yapabilir. bir sanat eseri olarak yaşar ve kendinden eser kalmaz." (malafa) 4. "yaşarken ölmeyi, ölerek yaşamayı sadece uykusuzlar bilir. gözlerinin altındaki her küçük torba, hayalleriyle doludur." (kinyas ve kayra) 5. "dünyada aslında iki ırk vardır: dolandırılanlar ve tecavüz edilenler." (kinyas ve kayra) 6. "bir yerde okumuştum, her basamak dört saniye hayat uzatıyormuş. asansöre binerek intihar mı etseydim?" - kinyas ve kayra 7. "i̇ntihar,akla düşen bir damla asittir." - ziyan 8. "hiçbir yere ait olmayanları iyi tanırım. her yere aitmiş gibi davranırlar." - kinyas ve kayra 9. "tek istediğim bütün düşündüklerimi içinde barındıran beynimi bedenimden yırtıp uzay boşluğuna fırlatmak." (kinyas ve kayra) 10. "kendimi beyaz kadranlı, roma rakamlı bir duvar saatindeki saniye çubuğu gibi hissediyorum. sadece dönüyorum. zamanın kendisiyim." -piç 11. "oysa hayat, her bölümünde ayrı bir hikayenin döndüğü neşeli bir dizi değil, sonunda herkesin öldüğü ve katilin bulunamadığı sıkıcı bir filmdi." kinyas ve kayra 12. "sonunda tanrı sıkıntıdan patlamıştır. buna da big bang denir" - azil 13. "çelişki, göldeki çatlağa saplanıp donmaya başlamandır. çelişki, yardım istemek için açtığın ağzına dolan sudur.” - azil 14. "dünyanın en çabuk geçen, geçer geçmez de en hızlı yakalanılan hastalığına sahipti: umut." - az 15. "onu görmek için altı saat yol almam gerekiyordu. bir sabah, treni kaçırdım. aşık olmaktan vazgeçtim." (kinyas ve kayra) 16. "kurtulmaya gelmedik dünyaya. daha da saplanmak için buradayız. dibine kadar. onun için çürüyor bedenlerimiz ölünce." [kinyas ve kayra] 17. "sorarlarsa "ne yaptın bu dünyada?" diye, rahatça verebilirim yanıtını. yalnız kaldım, kalabildim!" [kinyas ve kayra] 18. "doğu'da kızlar, kadın doğar. ecellerinden önce ölürler." (ziyan) 19. "hakkımda bir şey bilinecekse doğum ve ölüm tarihim yeterlidir. çünkü aradaki tire kadarım." 20. "hayat yatılı bir misafirlik değil, günübirlik gidilen piknikti." azil 21. .manzaradan değildi cam kenarını sevmesi. yanında bir insan az olması demekti. öğreniyordu derda. ne kadar az, o kadar iyi." (az) --- spoiler ---

--- spoiler --- anladım bir yangın merdiveni olmadığını. hayatın arka kapısı yoktu. --- spoiler ---

hakan günday'ın 'daha' adlı romanı beyaz perdeye uyarlandı.filmin yönetmen koltuğunda onur saylak oturuyor. karlovy vary uluslararası film festivali’nde 3 temmuz'da vizyona girdi ancak ülkemizde ne zaman gireceğine dair bir bilgi yok.

''yıllar önce okuduğum işe yaramaz bir kitaptaki tek işe yarar cümle şuydu:i̇nsanın kullandığı ilk alet, başka bir insandır.''

"mutsuzluğun nedeni başarısızlıktan gelmemeliydi, hele hayal kırıklığı asla gözyaşlarının nedeni olmamalıydı."

az ı okuduktan sonra bir süre kendime gelemedim küçüktüm de öyle çok büyük değildim 2 günde bitirdim ama hem okumak istiyorum hem de korkuyorum çok garipti ama çok güzeldi kinyas ve kayra zaten bambaşka bir konu diğer kitaplarını da en kısa zamanda okumak isterim